Anılar

Viktor Emil Frankl üzerine

image

Ne müthiş 92 yıl yaşamış.

Nazi kamplarındaki anılarından doğmuş meşhur ‘logoterapi‘si.

Konumuz bu.

‘İnsanın Anlam Arayışı’nın ilk baskısı 1959 (o zaman adı farklıymış). Bizdeki ilk çevirisi de 1992. Küçücük bir kitapçık aslında; her sözcüğü durup düşünmelik. Öyle okuyup geçemezsiniz.

Logo, Yunanca kökenli bir kavram. Söz, söylem demek. Biraz daha geniş anlamı ise ‘neden, sebep, mantık’.

Toplama kampı deneyimleri bölümü dolaylı biçimde yaşanan acıları anlatıyor ama amacı, ortalama bir tutuklunun zihninden geçenleri anlamaya çalışmak. Frankl’a, yaşamın anlamını düşündüren bu. “Yaşamın genel anlamı olamaz. Her bir insan için, belli bir andaki özel anlamı olabilir. (…) Onu bilmek, kendi yaşamının sorumluluğunu almaktır.

Bana mülakatlarda neye bakıyorsun derler. En çok buna bakıyorum işte: Kişisel anlamı ne? Her şey ona bağlı.

Gerçek anlamlarımız, kendimize yaptığımız mantıklı açıklamalar değildir. Temel bir güdüdür. “Bu anlam, sadece kişinin kendisi tarafından bulunabilir oluşuyla ve böyle olması gereğiyle, eşsiz ve özel bir yapıdadır. (…) İnsan, bu anlam için yaşayabilme, hatta ölme yetisine sahiptir“.

İşte bu son cümle, Frankl’ın toplama kampında nasıl dayandığını anlatan kilit cümledir.

Hayatımda -kendim için- gelebildiğim en uç nokta, kendi anlamlarımı bulmak oldu. Yıllardır onları zaman zaman gözden geçiririm. Çok kısa ve net bir yere not ederim. Ufak değişiklikler olursa, onlara izin veririm. Önemli kararlarda referans olarak alırım.

 

Kendi yaşamıma biraz yukarıdan bakarak yaşamak gibi bir şey bu.

Yorumunuz var mı?